Yağma (Gasp) Suçu (TCK m.148-149)

Yağma Nedir?

Yağma suçu, bir kişinin kendisine yahut başkasına cebir kullanılarak ya da tehdit edilmek suretiyle bir malı teslim etmeye ya da alınmasına engel olmamaya mecbur bırakılmak olarak tanımlanabilir.Yağma suçu uygulamada gasp olarak da bilinmektedir. Esasen yağma suçu hırsızlık suçunun cebir veya tehdit kullanılarak gerçekleştirilmesidir. Ancak kanunu koyucu bu eylemi ayrı bir suç olarak düzenlemiş ve hırsızlık suçundan daha fazla cezalandırılmasını öngörmüştür. Yağma suçu ve cezası 5237 sayılı Türk Ceza Kanununun 148-150 maddelerinde düzenlemiştir. Öncelikle yağma suçunun şartları incelenmelidir.

Yağma Suçunun Şartları Nelerdir?

Yağma suçundan bahsedebilmek için üç şart bulunmalıdır. Yağma suçunun şartları şunlardır;

1.Faydalanma maksadı

Fail, eylemi maldan kendisi ya da başkası için faydalanmak maksadı ile gerçekleştirmelidir. Bu kapsamda eylem zarar vermek maksadıyla yapılırsa yağma değil mala zarar verme suçu oluşur.

2.Taşınabilir mal

Hırsızlık suçunda olduğu gibi yağma suçunun konusunu da ancak taşınabilir mallar oluşturabilir.

3.Cebir veya tehdit kullanılması

Yağma suçunun diğer suçlardan ayırt eden en temel niteliği suç işlenirken mağdura karşı cebir veya tehdit kullanılmasıdır. Yağma suçunun şartları aynı anda mevcut olmalıdır. Başka bir ifadeyle bu şartlardan biri daha mevcut değilse yağma suçu oluşmaz.

Yağma Suçunda Nitelikli Haller (Cezayı Ağırlaştıran Durumlar)

Yasa koyucu bazı durumlarda cezanın artırılmasını öngörmüştür. Bu kapsamda suçun;

  • Silahla işlenmesi,
  • Failin kendini gizlemesi suretiyle işlenmesi (maske takması, makyaj yapması vs.),
  • Birden fazla kişiyle birlikte işlenmesi,
  • Yol keserek, konutta ya da işyerinde işlenmesi,
  • Fiziksel ya da ruhsal olarak kendini savunması mümkün olmayan kişilere karşı işlenmesi,
  • Mevcut olan yahut varsayılan bir suç örgütünün sağladığı korkudan faydalanılarak işlenmesi,
  • Suç örgütüne menfaat temin etmek için işlenmesi,
  • Gece vakti işlenmesi durumlarında verilecek ceza artırılır.

Yağma Suçunda Cezayı Hafifleten Ya da Kaldıran Sebepler

Kanun koyucu bazı durumlarda verilecek cezanın indirilmesini öngörmüştür. Buna göre,

  • Suça konu malın değeri az ise,
  • Suç alacağın tahsili amacıyla yapılmışsa, verilecek ceza üçte birden yarıya kadar indirilebilir.

Yağma suçunda hırsızlık suçunun aksine şahsi cezasızlık sebepleri uygulanmaz. Kişilerin kendi anne, babasına, kardeşine karşı dahi böyle bir eylemde bulunması yağma suçunu oluşturur.

Yağma Suçuna İlişkin Bilinmesi Gereken Diğer Hususlar

Yağma (gasp) suçu hırsızlıktaki gibi zilyetlik haklarını korur. Ancak bu suç tipinde hırsızlıktan farklı olarak kişinin özgürlüğü ve güvenliği de güvence altına alınmıştır.

Yağma suçunun faili herkes olabilir. Başka bir ifadeyle failin mesleği, cinsiyeti vs. gibi özellikleri farketmez. Malı elinden alınan kişi suçun mağdurudur. Mağdur bakımından da bir özellik söz konusu değildir. Yağma suçunda suçun maddi konusu taşınır maldır. Başka bir ifadeyle yağma suçu ancak taşınır mallar bakımından işlenebilir.

Yağma suçu seçimlik hareketli bir suçtur. Bu açıdan suç, kişiye karşı cebir kullanmak yahut tehdit etmek fiillerinden biri yapılmak sureti ile işlenebilir. Cebir veya tehdidin yoğunluğu ortalama bir kişi göz önüne alınarak değerlendirilir. Çok korkak bir kişinin korktuğu bir durum ortalama bir kişi bakımından cebir veya tehdit uygulanması olarak değerlendirilemeyecekse bu halde fail yağma suçundan değil hırsızlık suçundan cezalandırılır.

Cebir veya tehdit suç işlenirken uygulanmalıdır. Bu kapsamda saati çaldıktan sonra mağdurun durumu fark ederek kişiyi yakalaması ve failin mağduru yaralayarak kaçması yağma suçunu değil, hırsızlık ve kasten yaralama suçlarını oluşturur[1]. Cebir ve tehdit mağdurda korku yaratmalıdır. Mağdurun önceden korku içinde bulunmasından yararlanılarak malın alınması yağma suçunu değil hırsızlık suçunu oluşturur.

Tehdit, mağdurun kendisinin yahut yakınının hayatına, vücut bütünlüğüne ya da cinsel dokunulmazlığına ya da malvarlığına yönelik olmalıdır. Bu açıdan bir sırrın açıklanacağı tehdidi yağma suçunu oluşturmaz. Ancak malvarlığına yönelik tehdit büyük bir zarar verme iddiası varsa yağma suçu değerlendirilebilir.

Cebir, mağdura etki eden fiziksel hareketlerdir. Yağma suçu işlenirken uygulanan cebir basit yaralama ile sonuçlanmışsa fail ayrıca cezalandırılmaz. Ancak cebir mağduru ağır yaralamışsa bu halde fail hem yağma suçundan hem de yaralama suçundan ceza alır. Cebir insana karşı kullanılır. Başka bir ifadeyle eşyaya cebir uygulanması yağma suçunu oluşturmaz. Mağdurun hipnotize edilmesi, içeceğine ilaç verilerek etkisiz hale getirilmesi vb. eylemler de cebir sayılır.

Yağma suçunda hırsızlık suçunun aksine suçun ağır ve acil ihtiyacı karşılamak için işlenmesi durumunda cezada indirim yapılması söz konusu değildir. Yağma suçu kasten işlenir. Bu suçun taksirle (kazayla, istemeden) işlenmesi mümkün değildir.

Yağma Suçunda Etkin Pişmanlık

Türk Ceza Kanununun 168.maddesine göre yağma suçundan sonra ancak hakkında kamu davası açılmadan önce zararı tazmin eden fail hakkında verilecek ceza yarısına kadar indirilir. Eğer zarar kamu davası açıldıktan ancak hüküm verilmeden önce giderilmişse verilecek ceza üçte bir oranında indirilir.

Yağma Suçunda Teşebbüs, İştirak, İçtima

Yağma suçuna teşebbüs mümkündür. Fail cebir ve tehdit kullanmasına karşın elinde olmayan sebeplerle malı hâkimiyet alanına dahi edememişse suç teşebbüs aşamasında kalmış sayılır. Yağma suçuna iştirak mümkündür. Örneğin suç birkaç kişiyle birlikte işlenmişse her bir kişi asli faildir ve suç iştirak halinde işlenmiştir. İçtima bakımından ise yağma suçu işlenirken kullanılan cebir basit yaralamayı aşıyorsa fail hem yağma suçundan hem de yaralama suçundan cezalandırılır.

Yağma Suçunda Uzlaştırma ve Ön Ödeme

Yağma suçu uzlaştırma ve ön ödeme uygulanabilecek suçlardan değildir. Başka bir ifadeyle yağma suçunun basit halinde de nitelikli halinde de uzlaştırma ya da ön ödeme kurumları uygulanamaz.

Yağma Suçunda Şikayet

Yağma suçu re’sen soruşturulur. Şikâyete tabi değildir. Yağma suçunda görevli mahkeme ağır ceza mahkemesidir. Suçun basit şekli dahi 5235 sayılı Kanunun 12.maddesine göre ağır ceza mahkemesinde yargılanır.

Yağma Suçunda Zamanaşımı

Türk Ceza Kanununun 66.maddesine göre yağma suçunun dava zamanaşımı süresi suçun işlenmesinden itibaren on beş yıldır. Başka bir ifadeyle adli merciler suçun işlenmesinde itibaren on beş yıl içinde soruşturmayı ve kovuşturmaya yapmak ve hükmü vermek zorundadırlar. Bu süre zamanaşımını kesen nedenlerle birlikte en fazla yirmi iki yıl altı ay olabilir. (TCK m.67/4)

Adli Para Cezası ve Hükmün Açıklanmasının Geri Bırakılması

Yağma suçu için adli para cezası öngörülmemiştir bu açıdan adli para cezasına hükmedilemez. Yağma suçu için öngörülen ceza iki yıldan fazla olduğu için hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilmesi mümkün değildir.

Yağma Suçunun Cezası

Yağma suçu ve cezası TCK’nun 148.maddesine düzenlenmiştir. Yağma suçunun cezası suçun temel şekli bakımından altı yıl ila on yıl arası hapis cezasıdır. Eğer cezayı ağırlaştırıcı sebeplerden biri mevcutsa yağma suçunun cezası on yıl ila on beş yıl arası hapis cezasıdır. Ayrıca Türk Ceza Kanunun 150/2 maddesine göre malın değeri az ise ceza üçte birden yarıya kadar indirilebilir.

Yağma (gasp) ve hırsızlık suçlarının her ikisi de mala karşı suçlardandır. Her iki suçta da suçun konusu taşınır maldır ve zilyedinin rızası hilafına alınmaktadır. Hırsızlık suçunda mağdurun fiilden haberi yokken yağma suçunda fail cebir veya tehdit kullanmak suretiyle suçu işler. Yağma suçunun cezası hırsızlık suçuna oranla daha yüksek öngörülmüştür.

Yağma ve dolandırıcılık suçlarının her ikisi de mala karşı suçlardandır. Yağma suçunda cebir veya tehdit kullanmak suretiyle kişinin iradesi fesada uğratılırken dolandırıcılıkta kişinin iradesi hile ile aldatılarak fesada uğratılır. Dolandırıcılık suçunda mağdur iradesi fesada uğratılarak malı kendi rızasıyla vermekte iken yağma suçunda mal mağdurdan cebir ya da tehdit ile zor kullanılarak alınır.

Yağma Suçu Sonrası Maddi ve Manevi Tazminat

Yağma suçu sonrası mağdur eylemi gerçekleştiren failden meydana gelen zarar sebebiyle maddi ve manevi tazminat talebinde bulunma hakkına sahiptir. Yağma eylemi Türk Borçlar Kanunu’nun 49.maddesi kapsamında haksız fiil olduğundan zararın meydana geldiği tarihten itibaren iki yıllık süre içinde eylemi gerçekleştiren fail aleyhine dava ya da icra takibi yoluna başvurulması gerekmektedir. Aksi halde maddi ve manevi tazminat talebi zamanaşımına uğrar.

Yazıyı Paylaş!

Share on facebook
Share on whatsapp
Share on twitter
Share on email
Share on linkedin