
Günümüzde internetten hakaret ve tehdit suçu büyük önem arz eder.
Ülkemizde internet kullanımı ciddi oranda artmış ve özellikle sosyal medya kullanımında Türkiye Avrupa ortalamasından daha fazla kullanıcıya ulaşmıştır. Sosyal medyanın insanlar arasındaki iletişime faydalarının yanında insanlar arasındaki etkileşimi olumsuz da etkileyebilmektedir. Özellikle sosyal medya kanalıyla tehdit, şantaj ya da hakaret suçları sıklıkla işlenmektedir.
İnternet üzerinden özellikle sosyal medya yoluyla işlenen hakaret ve tehdit suçları da Türk Ceza Kanunun 106 ve 125.maddelerinde düzenlenen hükümlere tabidir.
İnternet Yoluyla İşlenen Hakaret, Tehdit Ve Şantaj Suçu
1.Hakaret Suçu
Hakaret suçu, bir kişinin onur, şeref ve saygınlığını zedeleyecek şekilde somut bir fiil ya da olgunun isnat edilmesine ya da o kişiye küfrederek onur, şeref ve saygınlığını zedelemek suretiyle gerçekleşir. Aynı şekilde hakaret suçunu işleyen kişi üç ay ila iki yıl arasında hapis ya da adli para cezasına çarptırılır. Bu suç bakımından seçimlik iki fiil öngörülmüştür.
Hakaret suçu,
>Somut bir fiil ya da olgu isnat edilmesi,
>Söverek / küfrederek kişinin onur, şeref ve saygınlığını zedeleme fiillerinden birinin yapılmasıyla gerçekleşir.
Somut bir fiil ya da olgunun isnadı örneğin kolyemi çaldın, şu mağazadan kıyafet çaldın gibi olayın özellikleri belirtilerek belli bir fiilin ya da olayın o kişi üstüne yüklenmesidir. Söverek bu suçun işlenmesinde ise Yargıtay, ‘serseri’, ‘alçak’, ‘hırsız’ vb. sözlerin hakaret suçunu oluşturacağını ifade etmiştir.
Bunlar dışında özellikle ‘Allah belanı versin’, ‘Allah cezanı versin’ gibi ifadelere dikkat çekmek gerekir. Bu hususta Yargıtay’ın çelişkili kararları vardır. Buna göre Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 03.07.2001 tarih ve 9-132/155 sayılı kararında bu tip dini vurgulu ceza dileklerin hakaret suçunu oluşturmayacağı ifade edilmiştir. Hâlbuki Yargıtay 4.Ceza Dairesinin 05.04.2006 tarih ve 6628/9032 sayılı kararında mahkûmca şikâyetçi Cumhuriyet Savcısına sarfedilen ‘Allah Belanı Versin’ şeklindeki ifade hakaret suçu kapsamında sayılmıştır.
Açıklanan bu sebeplerle dini vurgulu ceza dileme açıklamaları konusunda kesin bir yargısal uygulama birliği yoktur. Durumun koşullarına göre farklı kararlar çıkabilmektedir.
Hakaret suçunda isnat şeref ve saygınlığı zedeleyecek nitelikte olmalıdır. Eleştiri kapsamındaki açıklamalar suç oluşturmaz. Özellikle siyasiler ve ünlüler bakımından eleştiri sınırının daha geniş olduğu Avrupa İnsan Hakları Mahkemesinin birden çok kararında ifade edilmiştir. Bu açıdan sıradan bir kişi bakımından hakaret suçu kapsamında değerlendirilecek bir açıklama siyasiler ve ünlüler bakımından bu kapsama girmeyebilir. Elbette bu durum bu kişilere yönelik hakaret özgürlüğü olarak algılanamaz. Ancak eleştiri sınırı normal kişilere oranla daha geniştir.
Hakaret Suçunun Özellikleri
Hakaret suçu sesli, yazılı ya da görüntülü bir ileti ile işlenebilir. Bu açıdan suç yüz yüze işlenebileceği gibi Sykpe aracılığı ile görüşürken de incelenebilir.
Hakaret suçuyla korunan hukuki değer, kişilerin onur, şeref ve saygınlıklarıdır.
Bu suçu herkes işleyebilir. Suç fail bakımından özellik arz etmez. Suçun mağduru herhangi bir gerçek kişidir. Tüzel kişiler bu suçun mağduru olamaz. Hakaret suçu, küçükler ya da kısıtlılar bakımından her ne kadar onlarca anlaşılamasa da oluşur.
Ölüler bu suçun mağduru olamaz. Böyle bir durumda ölünün hatırasına hakaret suçu oluşur.
Bu suç kastla işlenir. Bu suçun istemeden ya da taksirle işlenmesi mümkün değildir.
Hakaret Suçunda Nitelikli Haller
Kanunda ifade edilen bazı durumlarda kamu düzeni daha ağır şekilde ihlal edildiğinden bu durumlarda verilecek ceza suçun temel haline göre artırılır. Buna suçun nitelikli hali denir.
>Kamu görevlisine karşı görevi sebebiyle işlenirse,
>Suçun dini, siyasi, sosyal ya da felsefi inanca ilişkin düşüncelerini açıklamasından, yaymaya çalışmasından veya mensup olduğu dinin emir ve yasaklarına uygun hareket etmesinden dolayı işlenirse,
>Kişinin mensup olduğu dine göre kutsal sayılan değerler sebebiyle işlenmesi halinde,
>Suç alenen işlenirse bu durumlarda verilecek ceza artırılır.
2.Tehdit ve Şantaj Suçu
Başkasını, o kişinin kendisi ya da yakınlarının hayatına, vücut ya da cinsel dokunulmazlığına yönelik bir saldırıda bulunacağından bahisle tehdit eden kişi altı ay ila iki yıl arasında hapisle cezalandırılır. Bu tehdit kişinin malvarlığına yönelik ise, mağdurun şikâyeti üzerine altı aya kadar hapis ya da adli para cezası verilir. Ayrıca şartlı tehdit durumu da tehdit suçu kapsamına girer. Bu kapsamda, kişi tehdit konusu saldırının ileride gerçekleşeceği beyanıyla korkutularak belli bir davranışta bulunmaya zorlanmaktadır. Buna şartlı tehdit denir.
Şantaj suçunda ise kişi, hakkı olan ya da yükümlü olduğu bir şeyi yapacağından ya da yapmayacağından bahisle mağduru belli şekilde hareket etmeye zorlar. Aynı şekilde kişinin kendisine ya da başkasına menfaat sağlamak amacıyla bir başkasının şerefine ya da saygınlığına zarar verecek hususların açıklanacağı tehdidinde bulunulması da şantaj suçu kapsamında değerlendirilir.
Tehdit suçu ile şantaj suçunu karıştırmamak gerekir. Tehditte doğrudan kişisel değerlere saldırılacağı ya da bir kötülük yapılacak olması sebebiyle kişi zorlanır. Örneğin sıklıkla karşılaşılan bir durum olarak bir kişinin müstehcen görüntülerini ele geçiren kişinin bunları yayacağı beyanıyla mağdurdan para sızdırması şantaj suçunu oluşturur. Ancak bir kişinin mağdurdan belirli bir meblağı getirmezse onu öldüreceği ya da yaralayacağı beyanı ise tehdit suçunu oluşturur.
Şantaj suçu, failin mağduru zorlamasıyla gerçekleşir. Mağdurun failin talebini yerine getirmesi önemli değildir. Yukarıdaki örnekte failin mağdura cep telefonu, e-posta vb. bir araçla ulaşarak fotoğraflarını yayacağını ifade ettiği anda suç oluşur.
İnternet Yoluyla İşlenen Hakaret, Tehdit Ve Şantaj Suçlarında İspat Sorunu
İnternetten hakaret ve tehdit suçunda ispat bazen sıkıntılı olabilmektedir. Ceza kanunu kapsamında bir kişinin ceza alması suçunun tam olarak ve şüpheye yer bırakmayacak şekilde ispat edilmesine bağlıdır. Bu kapsamda özellikle sosyal medya kanalıyla işlenen suçlarda kişiler suçu oluşturan yazıları, iletileri yazdıktan sonra silebilirler. Böyle bir durumda ispat sorunuyla karşılaşılır.
Her ne kadar emniyet birimlerinin bilişim departmanları aracılığıyla bu kişiler IP numaraları vb. yöntemlerle tespit edilmeye çalışılsa da mağdurların özellikle sosyal medya vasıtasıyla işlenen suçlarda ekran görüntüsü almaları ispat açısında büyük fayda sağlar.
Sonuç
Sonuç olarak, internetten hakaret ve tehdit suçu mağduruysanız yazıların ekran görüntüsünü almanız, karşı tarafla mümkünse iletişim kurmamanız ve Cumhuriyet Savcılıklarına suç duyurusunda bulunmadan önce bir avukatla görüşmeniz delillerin sağlıklı bir şekilde sunulması ve sürecin doğru şekilde yönetilmesi için menfaatinize olacaktır.